Basliktanda da anlasilacagi üzere ilkbahardan kalma bir not paylasacagim. Yogun hayat temposu blogumu arka plana atmama neden oluyor malesef.
Cocuklarimin cami gurubuyla Hedipark gezisi düzenlenecegini ögrenince biz de katilalim dedik. Kaldigimiz sehire biraz uzak düssede o yolu göze almaya degdi.
Yavrularim arkadaslari ile otobüste eglenmeye basladilar. Kah uyuyarak kah mola vererek Heidepark´a vardik.
Cektigim onca karelerden yalnizca azicik bir kismini paylasabiliyorum ancak.
Bol bol gezdik, heyecanlandik.
Benimde cocuklardan alt kalir bir tarafim yoktu.
O gün cok yagmurlu bir gündü. Öncelikle bu sagnak yagmurda nasil eglenecegiz diye düsündük lakin bozuk hava sartlari sayesinde eglenmeye gelen insan sayisi oldukca azdi. Böylelikle biz de uzun kuyruklarda sira beklemek derdinden kurtulduk.
Hatta hoslandigimiz bir cok yere tekrar tekrar bindik.
...
Elif yavrum daha cok kücük oldugundan onu babasina birakmak zorunda kaldim. Bebegim de gelseydi diger cocuklarimla gerektigi gibi ilgilenemezdim.
En cok hosuma giden yerlerden biri bu selalelerin icindeki gemi yolculugu oldu. Hava yagmurlu, selaleler de cabasi sirilsiklam olduk.
Sonuc olarak cok eglendik. Iyiki de gitmisiz.
Yavrularimla yasadigim her an cok özel, cok güzel...
Hayatimi anlamlandiran meleklerim benim...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder